Sevgililer Günü kaynağını Roma İmparatorluğu’ndan alan bir gelenek. Sonu iyi bitmedi ama gelenekselleşen yapısıyla hala sevgililere bir gün de olsa mutluluk kaynağı oluyor. Hristiyan rahip Aziz Valentine’nin adıyla da anılır Sevgililer Günü. Günümüzden tam 1950 yıl önce kutlanmaya başlanmıştır. Öyküsünde acı, korku ve tehditlere karşı direnebilen büyük sevgi gücünün geçmişi vardır.
Rivayete göre İmparator Claudius, Messalina’nın tahrikleriyle gladyatörlerin evlenmelerini yasaklar. Sevgilileriyle birlikte olmak için kaçan gladyatörlerin gizlice nikahlarını kıyan Aziz Valentine, İmparator Clauduis’un emriyle zincire vurulur. Zindancının güzel kızı her akşam yemek getirir ve sohbet ederler. Valentine kör kıza aşık olur. Eteğinin altına sakladığı anahtar ile zincirlerin kilidini açarak mahkumların nikahlarını kıymaya başlar. Olay kısa sürede duyulur. Messalina’nın kışkırtması ve Claudius’un emriyle Aziz Valentine öldürülür.
Roma’daki mezarında toplanan sevgililer, öldürüldüğü gün olan 14 Şubat tarihinde Aziz Valentine’i anmaya başladılar. Mezarına kalp şeklinde kırmızı güller ve karanfiller yerleştirdiler. Bu tören zaman içinde bütün dünyanın benimsediği sevgililer gününe dönüşür.
Messalina kimdir?
Messalina, Roma’nın iddialı kadınlarındandı. İmparator Claudius’un eşiydi. Sokaktan gelmişti ama bir soylu gibi davranıyordu. Önceleri sokağın erkeklerine merak saldı. Ayak takımı arasından bir geceliğine seçtiği erkekleri ertesi sabah öldürmekle ün yaptı. Gençti, güzeldi ve doymak bilmiyordu. Sonra devlet adamlarına en sonunda da filozoflara kafayı taktı.
Hukuk önderlerinin, dönemine yön veren filozofların bile, bu kadının yatağından geçtiği söyleniyor. Messalina, Senatör Britanicus’un gerçek erkek olduğunu ispatlamak amacıyla Romalıların önünde senatonun merdivenlerinde sevişmeyi önerecek kadar gözü karaydı.
Sevgililer gününün kutlandığı gece kıyafet değiştirerek aşıkların arasına karıştı. Amacı, genç ve güçlü Gladyatör Gaius Slius ile Roma mezarlığında sevişmekti. İstediğini yaptı fakat rahmine saplanan Gladyatör kılıcı ile öldürüldü. Hiç sesi çıkmadı ve gözlerini yumdu. “Ölüm bile, bana şehvetin hazlarıyla geliyor” dedi. Henüz 26 yaşındaydı.