Romanya’da 1989 yılında çıkan ayaklanmalar sonucu kısa bir süren bir “yargılama” sonucu idam kararı verilen ve eşi Elena ile birlikte kurşuna dizilerek öldürülen Çavuşesku’nun son sözleri: “Yaşasın Sosyalist Romanya” olmuştu.
Nikolay Çavuşesku Mart 1974’ten sonra Romanya Sosyalist Cumhuriyetimin ilk cumhurbaşkanı olarak görev yapan devlet adamıydı. Ülkesinin Doğu Bloku ülkeleri arasında giderek daha bağımsız bir konum kazanmasında önemli etkisi oldu.
1930’ların başlarında Romanya, Komünist Gençlik Hareketi’nin önde gelen üyelerinden biri olan Çavuşesku, Komünist Parti üyesi olarak yürüttüğü çalışmalardan dolayı 1936’da ve 1940’ta hapse girdi.
Ağustos 1944’teki antifaşist hükümet darbesinden kısa bir süre önce hapisten kaçtı. Komünist Gençlik Birliği’nin sekreterliğini yaptı. Komünistlerin 1944’de iktidarı tam olarak ele geçirmesinden sonra, Tarım Bakanlığı ve tümgeneral rütbesiyle silahlı kuvvetler Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Stalin’e bağlılığıyla tanınan Romanya İşçi Partisi önderi Georghe Gheorghiu-Dej’e yakın bir kişi olarak Politbüro ve Parti sekreterliğinde önemli görevler aldı ve zamanla parti içinde ikinci adam durumuna geldi.
Mart 1965’te Gheorghiu-Dej’in ölümüyle partinin birinci sekreterliğine getirildi. Aynı vıl parti adının Romanya Komünist Partisi olarak değiştirilmesini ve sosyalist cumhuriyet temellerine dayalı yeni bir anayasının kabul edilmesini sağladı. Aralık 1967’de Devlet Konseyi başkanlığını da üstlenerek devlet başkanı oldu.
İktidara gelmeden önce pek tanınmamasına karşın, izlediği bağımsız ve ulusal politikalarla SSCB’nin Romanya’da sosyalist gelişimin her alanında söz sahibi olmasına açıkça karşı çıkarak halkının desteğini kazandı. Dış politikada Çin Halk Cumhuriyeti ile yakın ilişkiler kurdu. ABD ve Batılı ülkelerle ekonomik işbirliğini arttırdı.
1967 Arap-İsrail Savaşı sırasında sosyalist ülkelerin İsrail’e yönelik suçlamalarına katılmadı. 1968’de Varşova Paktı birliklerinin Romanya’yı işgal etme olasılığına karşı başarılı bir seferberlik kampanyası açarak ülkesinin egemenliğini savunmak konusundaki kararlığını kanıtlardı ve halkın yönetimi desteklediğini gösterdi. 1968-70 arasındaki temizlik hareketiyle Stalin yanlısı olarak bilinen yöneticileri görevden uzaklaştırdı.
Sosyalist Birlik Cephesi yerine Komünist Parti’nin yanı sıra sendika, kooperatif ve mesleki kuruluşların yer aldığı Demokratik Halk Cephesi’nin kurulmasına öncülük etti. Mart 1974’te cumhurbaşkanlığı makamının oluşturulmasıyla bu göreve seçildi. Bu arada Devlet Konseyi başkanlığı görevini de sürdürdü.
Aralık 1989’daki kanlı bir ayaklanmayla devrilen Çavuşesku karısıyla birlike kurşuna dizildi.
ÇavuŞesku’ların idamı
Çavuşesku ve eşi Elena’yı kurşuna dizen paraşütçü askerlerden biri anılarını anlatırken ‘”29 mermilik şarjörümü Çavuşeskuların üzerine başaktım” dedi. Asker, teröristlere karşı bir oparesyona katılacak gönüllüler istediğini ve diğer yedi arkadaşıyla bu görevi kabul ettiğini söyledi.
Asker, Çavuşeskuların, Bükreş’in 100 kilometre kuzeyindeki kışlada tutuklu bulunduklarını ve oraya vardıklarında General Viktor Satnculescu’nun kendisine Çavuşesku’nun muhtemelen ölüm cezasına çarptırılacağını, bunun için de gönüllülere ihtiyacı bulunduğunu söylediğini açıkladı.
Asker, sonraki gelişmeleri şöyle anlattı: ‘’Ben görevi hemen kabul ettim. Karardan sonra ben Nikolay Çavuşesku’yu zaptettim, diğer arkadaşlarım da Elana’nın ellerini sıkıca bağladı. Nikolay Çavuşesku güzel bir koku sürünmüştü. Eşi ise korkudan ter kokuyordu, infazdan hemen önce Çavuşesku, Enternasyonel Marşı’nın ilk satırlarını mırıldandı ve “Yaşasın Sosyalist Romanya” diye bağırdı. Sırtlarını duvara dayadık ve geriye doğru üç adım ilerledik. Ben şarjörümdeki bütün mermileri boşalttım. Avluda bulunan bütün askerler de Cavuşeskulara ateş etti. Her şey çok çabuk oldu.
Birdenbire duruşmayı filme alan kameramanın çığlıklarını duyduk:”Beni bekleyin, beni bekleyin” diyordu. Ancak sadece yere yığılmış iki cesedin görüntülerini alabildi.
Asker infazdan sonra ‘‘‘İyi bir şey yapmış olmanın verdiği memnuniyeti” hissettiğini belirtiyor ve asla pişman olmadığını da sözlerine ekliyordu.