“İskoçya” sessizliğin vadisinde
İskoçya’ya gitmeden Kuzey denizi kıyılarında neden bu kadar iddialı yazarlar yetiştiğini anlamazsınız. Neden viskilerinin bu kadar iyi olduğunu da… En iyisi gidip yerinde denemek!
İskoçya’ya gitmeden Kuzey denizi kıyılarında neden bu kadar iddialı yazarlar yetiştiğini anlamazsınız. Neden viskilerinin bu kadar iyi olduğunu da… En iyisi gidip yerinde denemek!
Kimilerinin gazeteci, kimilerinin denizci, kimilerinin müzisyen kimliği ile tanıdığı Turgay Noyan, 1961’den 1993’e kadar uzanan taverna işletme serüvenini Meyhaneci kitabında anlatıyor. Kitap adeta son 40 yılın sözlü tarihi!
Çocukken yazdığım öykülerin, şiirlerin tek bir harfi değiştirilse büyüsü bozulan ‘kutsal metinler’ olduğunu düşünürdüm. Büyüyünce bakış açım değişti. Anladım ki daha iyi yazmak için yeniliklere açık olmak, sürekli arayışta olmak ve denemeler yapmak gerek. Büyük yazarların metinlerini nasıl kurguladığına kafa yormak, yaratıcılığı zorlamak, en önemlisi de bunu sürekli kılmak yazma yolculuğunun yapı taşları… Bu atölyeyi kurgularken amacım yazmaya kafa yoran insanlara günlük, minik hatırlatmalar yapmak, onların yazma yolculuğunda onlara eşlik edebilmek… Biliyorum ki kendini geliştirmenin en önemli adımı süreklilik ve çalışma…