Kentlerde ve kırsal kesimde halkın gitgide yoksullaşması Meksika’yı sarsmaya başladı. Halkı yoksulluktan kurtaracak kahraman; adı artık “Viva” (Yaşasın) sözcüğü ile bütünleşmiş Zapata ve Pancho de Villa’ydı.
Meksika 1810 yılında, İspanyolları ülkeden atarak bağımsızlığını sağlamıştı. Kasım 1876’dan sonra ise Meksika sert ve otoriter general Porfirio Diaz tarafından yönetilmeye başlandı. Diaz yönetiminde karışıklıklar azalmıştı; ama Diaz’ın yabancı sermayeye kucak açması, ülkede yabancı şirketlerin geniş ayrıcalıklar kazanmasına sebep oldu.
Kentlerde ve kırsal kesimde halkın gitgide yoksullaşması Meksika’yı sarsmaya başladı. Meksikalılar arasında, yabancıların ekonomi üstündeki egemenliği gün geçtikçe arttı ve mali sıkıntılar baş gösterdi. Siyasal bakımdan iddialı bir genç kuşak, Diaz ve halkının süregelen egemenliğine karşı çıkmayı başardı.
Ayaklanmanın başlıca nedeni, Diaz’ın siyasal iktidarı tekeline almış olmasıydı. Diaz 1908’de, yönetiminin otokrasi niteliği taşıdığı yönündeki eleştiriler karşısında serbest seçimlere hazır olduğunu açıkladı. Bu açıklamayı duyan yönetimden memnun olmayan kesimler örgütlendi ve ayaklanma başlattı. Diaz’ın askeri örgütü başarısızlığa uğrayınca, yaşlı diktatör ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Ama başa geçen Maderno beklenen radikal değişimleri gerçekleştirmeye yanaşmayınca Victoriano Huerta tarafından 1913 yılında devrilip idam edildi.
Meksika bir kez daha yıkıcı şiddete gömülmüştü. Kuzeyde eski bir eşkiya olan Pancho de Villa, yerel sığırtmaçları (sığır çobanı) örgütledi. Güneyde, bir küçük çiftçi olan Emiliano Zapata, topraksız köylülerden bir ordu oluşturdu. Birçok başka küçük çete de, Huerta’ya karşı savaşa katıldı. Woodrow Wilson’un başkanlığındaki ABD yönetimi, ülkeye yaptırımlar uygulayıp işi Veracruz’a birlikler göndererek ayrıca işgal altında tutmaya kadar vardırdı. Ordusu yenilen Huerta kaçtı.
Ağustos 1914’te, Maderno’yu desteklemiş bir büyük toprak sahibi olan Venustiano Carranza’nın iktidarı ele geçirmesiyle bu kez ona bağlı birliklerle kuzeyde Villa’nın, güneyde de Zapata’nın birlikleri arasında iç savaş başladı. 1915’te ABD yönetimi, Carranza’nın birlikleri, duruma egemen olmaya başladılar ve Zapata 1919 yılında öldürüldü, Villa teslim oldu. Ancak Pancho Villa ve Emiliano Zapata’nın 1910 devrimini izleyen siyasal kargaşa döneminde yaptığı gerilla savaşı onları bir halk kahramanına dönüştürmeye yetti.
İç savaşı kazananların topladıkları kurultay; kilise karşıtlığı, toprak reformu, ulusçuluk ve işçilerin korunması ilkelerini içeren yeni bir yasayı 1917 yılında hazırladı.
Ancak Carranza, toprak reformu yapılmasına ve işçi hareketinin güçlenmesine karşıydı. 1920’de kendisinin yerine General Alvaro Obregon’un cumhurbaşkanlığına seçilmesini engellemeye çalışması yüzünden, ertesi yıl Obregon’un düzenlediği bir askeri darbeyle devrildi. Böylece Meksika’da “Kuzey Hanedanı” dönemi başladı.
O dönemden bu güne Meksika’da hala ekonomik problemler sürüyor. Ülkedeki son karışıklık Kızılderililerin Zapatistia Ulusal Kurtuluş Ordusu adlı örgüt yönetiminde başlattıkları kanlı ayaklanmalardı. Bu ayaklanmalar güçlükle de olsa 1994 yılında bastırıldı. Bunların başında da Zapata’yı örnek alan Zapatista vardı ve taraftarları “Viva Zapata”yı anarak “Viva Zapatista” diye bağırıyorlardı.