Uluslararası satranç şampiyonlarında en çok bu unvanı hak edenler Ruslar oldu. Bir dönem kilise baskısıyla satrancın yasaklandığı bu topraklarda bu oyun neden bu kadar tuttu ve tutmanın da ötesinde nasıl oluyor da bu kadar yüksek ELO puanları alıyor, tüm dünyaya kafa tutuyorlar?
Türkiye Satranç Federasyonu’nun Satranç dergisinde yayınlanmıştır.
Tarihi 1500 yıl öncesine uzanan ve bir savaş stratejisi olarak ortaya çıkan satrançla Rusların tanışması 9. ile 12. yüzyıllar arasına tarihleniyor. Satrancın Rusya’daki terminolojisine bakılırsa bu oyun Rus topraklarına doğudan gelmiş. Kilisenin satrancı yasaklamasına rağmen halk arasında popülerliğini hiç yitirmemiş.
Halk kahramanlarının satranç oynaması onların ayırt edici özellikleri arasında sayılıyor, şarkılarda ve deyimlerde satranca sıkça atıfta bulunuluyor. Rusların satranç başarılarının tescili için uluslararası maçların yapılması gerekiyordu ve ilk uluslararası satranç turnuvası 1851’de Londra’da yapıldı, organizasyonlar devam ettikçe satrancın ortak kuralları kabul edildi.
O dönemlerdeki Rusya’da ilk satranç kulübünün açılması ise 1862 yılına rastlıyor. Saint Petersburg’da açılan bu kulüpten uluslararası yarışmalara katılan ilk kişi Mikhail İvanovich Chigorin (1850-1908) oldu. Chigorin hem kendi ülkesinde turnuvalar düzenlenmesine ön ayak oluyor hem de uluslararası yarışmalara katılarak adını satranç tarihine yazdırıyordu. Chigorin’in açtığı yollardan ilerleyen Rus satranç oyuncuları ise dünya turnuvalarında adeta rüzgar estirdi. Dünya şampiyonalarında Wilhelm Steinitz (Avusturya-Macaristan), Emanuel Lasker (Almanya) ve Jose Raul Capablanca’nın (Küba) ardından Ruslar büyük bir atağa geçti. Chigorin’in izinde ilerleyen Aleksandr Alekhin 1927 yılında Capablanca’yı yenerek dünya şampiyonu oluyordu.
Olağanüstü yeteneği, müthiş hafızası, saldırgan açılışları ve oyun sonundaki ustalığı ile herkesi şaşırtıyor, günümüzde hala geçerliliğini koruyan “Alehin savunması”na imza atıyordu. Alekhin 1946’da ölene kadar dünya şampiyonluğu unvanını korudu.
Dünya şampiyonluğu 1935 ile 1937 yılları arasında Hollandalı Max Euwe’ye geçse de ondan sonrasında 1972’ye kadar Rus satranç ustaları şampiyonluğu kimseye kaptırmadı. Mikhail Botvinnik (1948- 1957), Vasily Smyslov (1957-1958), tekrar Botvinnik (1959-1960), Mihail Tal (1960-1961), Tigran Petrosian (1963-1969), Boris Spassky (1969-1972) şampiyon oldu.
Kissinger devreye giriyor
Tabii Rusların satrançtaki hakimiyeti diğer ülkelerin pek de hoşuna gitmiyordu. Özellikle de Amerika’nın… Soğuk Savaş döneminde satranç ayrı bir önem kazandı. 1972 yılında dünya şampiyonası Rus Boris Spassky ve Amerikalı Bobby Fischer arasında oynanacaktı. Fischer dünya şampiyonasının İzlanda’da yapılacağını duyunca iletişim olanaksızlıklarını ve para ödülünü yeterli bulmadığını söyleyerek yarışmaya gitmek istemedi. Bu yenilgiyi baştan kabul etmekti. Bunun üzerinde Amerika dış politikasının mimarı kabul edilen dönemin Dış işleri Bakanı Henry Kissinger Fischer’ı bizzat arayarak İzlanda’daki maça gitmesini istedi. Bu ABD başkanının ricasıydı. Bunun üzerine Fischer maça hazırlanırken sadece satranç çalışmadı, aynı zamanda bir boksör gibi hazırlanarak fiziksel olarak da güçlendi. “O küçük Rus’un elini sıktığımda ona gücümü göstermek istiyorum” diyordu. Ficher’in dünya şampiyonluğunu kazanması satrançta 24 yıllık Rus hegemonyasına son verdi ve Amerikalılar bayağı bir sükse yaptı. Bu başarı sadece üç yıl sürdü. Sonrasında Antoly Karpov 10 yıl süreyle, ardından da Gary Kasparov 1985’ten başlayarak 2000 yılına kadar dünya şampiyonu oldu. Kasparov Karpov’u yendiğinde henüz 22 yaşındaydı ve dünyanın en genç şampiyonu unvanını da kazanmıştı. Satrancın ana vatanı hala Rusya idi. 1998’e kadar tek dünya şampiyonluğu yarışı varken bu tarihten sonra FIDE’nin (Dünya Satranç Federasyonu) düzenlediği dünya birinciliği ve Profesyonel Satranççılar Birliğinin dünya şampiyonluğu yarışları olmak üzere iki ayrı şampiyonluk söz konusu oldu. Bu dönemlerde sivrilen Vladimir Kramnik Rusya’ya 2006-2007 yılları arasında yine şampiyonluğu tattırdı.
Rusya neden güçlü?
Peki Rusya’da satranç neden bu kadar güçlü? Bunu Rusların satrancı bir kültür olarak benimsemesine dayandıranlar var. Satranç 1917 devriminden sonra Rus elitleri arasında hızla yayıldı ve çok tutuldu. Soyluların evlerinde düzenlenen satranç gecelerine Puşkin, Tolstoy, Turgenyev, Lenin gibi pek çok ünlü yazarlar ve politikacı katılıyordu. Bu oyun Rusların analitik düşünce gücünü ve yaratıcılığını geliştirmede büyük rol oynadı. Bir diğer sebep de Rusya’da yaşanan mevsim! Sert kışlarda dışarıda vakit geçiremeyen Ruslar evde yada satranç kulüplerinde daha çok pratik yapma şansına sahip oldular. Herkesin bu oyuna ilgi duyması ve fazla kişiyle maç yapabilmek, farklı oyun stillerine sahip kişilerle değişik varyantları görme şansları oldu. Sıkı bir disipline sahip eğitimleri de satrancı büyük oranda destekledi ve Rus satranç ekolü pek çok usta yetiştirdi. Rusya hala dünya satranç şampiyonlarının ana vatanı kabul ediliyor.
RUS SATRANÇ ŞAMPİYONLARI
1. Aleksandr Aleksandroviç Alekhine (1927 – 1935, 1937 – 1946 Dünya Şampiyonu)
1892’de Moskova’da doğan Alekhine, dokuz yaşında Harry Nelson Pillsbury’yi oynarken izledi ve büyülenmiş gibi kendini satranca kaptırdı. 16 yaşlarında uluslararası maçlara başladı, 1927-1935 ve 1937-1946 yılları arası dünya satranç şampiyonu oldu. Alekhine aynı zamanda şampiyonluk unvanını mezara götüren tek kişi oldu. Tarzı saldırgan ve karışıktı, daima kombinezonlar arardı. Onun hücum oyunu ve kombinezonları satranç tarihinde önemli yer tutuyor. Özellikle “basitleştirilmiş” gözüken konumlarda buluşları göze çarpıyor.
2. Mihail Botvinnik (1948- 1957, 1958- 1960, 1961-1963 Dünya Şampiyonu)
Saint Petersburg’da 1911 yılında doğan Mikhail Botvinnik 12 yaşında satrançla tanıştı ve daha 16 yaşındayken usta unvanını aldı. 20 yaşında Sovyetler Birliği şampiyonuydu. Aralıksız başarı serileri Botvinnik’in yaratıcı satrancını dünya satrancının en tepelerine yerleştirdi. Sovyetler Birliği Şampiyonası’nın düzenli bir katılımcısı olarak yedi kez birinciliği alarak rekor kırdı. 1948’da altıncı dünya satranç şampiyonu oldu ve unvanını 15 yıl boyunca korudu. Turnuvaya hazırlık sistemleri, konferansları, kitaplarındaki oyun analizleri ile Rusya’da satranç anlayışının yükselmesine önemli katkılarda bulundu.
3. Vasili Vasilyeviç Smislov (1957-1958 Dünya Şampiyonu)
1921’de Moskova’da doğan Smislov satranca altı yaşındayken başladı. Uzun süre yenemediği Botvinnik’in elinden şampiyonluğu 1957’de aldı. 1958’de Botvinnik, unvanını geri kazandı. 1985’teki maçta genç Kasparov’a karşı yenildi. 1991’de dünya deneyimli oyuncular şampiyonu oldu. Halen bu iki unvanı birden alan tek dünya şampiyonu. Smislov pozisyonel oyunlarda ve oyun sonlarında yetkinliği ile öne çıktı, iyi bir kombinezoncu ve kuramcı oldu.
4. Mihail Tal (1960 – 1961 Dünya Şampiyonu)
1936’da Riga, Letonya doğan Tal, sekizinci dünya satranç şampiyonu oldu. Yedi yaşında başladığı satrançta 1954 yılında usta, 1957’de büyük usta unvanlarını aldı. 1959’da Botvinnik ile karşılaşarak zamanın en genç Dünya Şampiyonu oldu. Geniş hayal gücü ve güçlü ataklarıyla ün saldı. Satranç otoriteleri onu tüm zamanların en büyük hücum oyuncusu olarak tanımladı. En yüksek ELO puanı 2705 oldu.
5. Tigran Vartani Petrosyan (1963-1969 Dünya Şampiyonu)
1929’da doğan Sovyet Ermeni asıllı Petrosyan büyük usta unvanına sahip. 1969’da Boris Spassky’ye yenilerek dünya satranç şampiyonluğuna kaybetti.
6. Boris Spassky (1969 – 1972 Dünya Şampiyonu)
1937 yılında Leningrad, Rusya’da doğan Spassky, Rus-Fransız Satranç büyük ustası ve 1969-1972 yılları arası dünya satranç şampiyonu oldu. En yüksek ELO puanı Ocak 1971’de 2690 idi. 1978’de Fransız vatandaşlığına geçti. 1969’da Tigran Petrosian’ı yenerek kazandığı dünya satranç şampiyonu unvanını 1972’de Reykjavik’te yenildiği Bobby Fischer’e devretti.
7. Anatoli Karpov (1975 – 1985 Dünya Şampiyonu)
1951’de Zlatoust, Sovyetler Birliği’nde doğan Karpov 1975-1985 yılları arası dünya satranç şampiyonu, 1993–1999 arası FIDE dünya şampiyonu oldu. 1975’teki galibiyetini Amerikalı Bobby Fischer’in kendisiyle oynamayı reddetmesi üzerine aldı ve dünya satranç şampiyonu oldu. Bu unvanı hak ettiğini sonraki maçlarında gösterdi. 1985’de Garri Kasparov’a yenilerek unvanını kaybetti. Çok güçlü savunma tarzıyla akıllara kazındı.
8. Garri Kasparov (1985 – 1998 Dünya Şampiyonu)
1963 yılında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de dünyaya geldi. 1985’te Anatoli Karpov’u yenerek dünya şampiyonu unvanını kazandı, bu unvanı 2000 yılında Vladimir Kramnik’e devretti. Temmuz 1999’daki FIDE Rating listesinde gerçekleştirdiği 2851 ELO puanı yalnızca Magnus Carlsen tarafından geçildi. Pek çok kişi onu tarihte görülmüş en güçlü oyuncu olarak değerlendiriyor. 2005’te satranç turnuvalarına katılmayacağını açıkladı.
9. Vladimir Kramnik (2000-2006 Brain Game, Klasik ve 2006 – 2007 FİDE Dünya Şampiyonu)
1975 yılında Tuapse, Rusya’da doğan Kramnik 2000 yılında Londra’da Garri Kasparov’u 16 oyunluk maçta yendi. Bu maç FIDE için resmi dünya şampiyonası maçı olmasa da, genel olarak dünya satranç şampiyonu olarak kabul gördü. 2000 yılında Kasparov’u yenerek Klasik Dünya Satranç şampiyonu olan Kramnik ile FİDE Dünya şampiyonu olan Bulgar Veselin Topalov Elista’da karşılaştı. Bu maçı V.Kramnik kazandı. Mayıs 2013 tarihinde 2811 ELO puanına ulaştı.
ÖNEMLİ OYUNCULAR
Aleksandr Halifman: 1966 yılında Rusya’da doğan Alexander Halifman FIDE şampiyonu Rus satranç büyük ustası olarak satranç tarihindeki yerini alıyor. Garri Kasparov’un 1990’lı yılların başlarında Dünya Satranç Federasyonu ile ters düşmesiyle satranç zirvesinde kaos yaşanıyordu. Kasparov kendisinin dışında kimseyi Dünya Şampiyonu tanımayacağını açıkladı, FIDE ise kendi inisiyatifleri dışında GM Short ile unvan maçı yapan GM Kasparov’un şampiyonluğunu tanımıyordu. Bu ortamda 1999’da yapılan şampiyonada Halifman 2628 ratingli 14. FIDE Dünya Şampiyonu unvanını kazandı. Hala 2662 rating ile günümüzün en saygın büyük ustalarından birisi.
Aleksandr Morozeviç: 1977 Moskova doğumlu olan Morozeviç büyük usta unvanına sahip. FIDE reytingi 2788’i gördü. Morozeviç alışılmamış açılışları kullanması ile biliniyor. Satranç tarihinin en popüler satranççısı olmayı başardı. Sıkıcı oynadığında daha iyi oynadığını iddia ediyor. En büyük sorunu ise istikrarsızlık.
Alexander Grischuk : 1983 Moskova doğumlu Büyük Usta unvanlı Grischuk’un en üst reytingi 2732. 2000 yılından beri FİDE şampiyonlarında içerisinde ilk 10’da yer buluyor. Grischuk yeryüzündeki blitz chess oyuncularından biri. Internet Satranç Kulübünde bir defasında en yüksek rekoru elde etti.
Ekaterina Polovnikova Atalık : 1982’de Rusya’da doğan Ekaterina Atalik bayanlar büyük ustası (WGM) unvanlı satranç oyuncusu. Nisan 2006’da 7. Avrupa Bayanlar Satranç Şampiyonası’nda birinci oldu. Kariyeri boyunca 2414’e kadar çıkmış olan ELO’su 2377.
Peter Svidler : 1976 Leningrad, Rusya doğumlu olan Svidler satrancı altı yaşında öğrendi. 1994’te büyük usta oldu ve dört defa Rusya şampiyonluğunu kazandı. En üst reytingi Ocak 2006’da 2765 idi. 2001 yılında FIDE Dünya Şampiyonası’nda yarı-finale ulaştı.
En çekişmeli maç
1984’te Anatoli Karpov ile Garri Kasparov arasında oynanan Dünya Şampiyonluğu maçı, satranç tarihinin en ilginç ve tartışmalı maçlarından biri. Kazandığı oyun sayısı 6’ya ulaşan taraf şampiyon olacaktı. Maça Karpov 4 galibiyetle başladı. Kasparov son iki maçı kaybetmemek için elinden geleni yaptı ve arka arkaya 17 maç berabere bitti, sonunda Karpov bir galibiyet daha alarak skoru 5-0 yaptı. 32. oyuna kadar yine beraberliklerle geçti ve Kasparov sonunda ilk galibiyetini aldı. Kasparov’dan 11 yaş büyük olan Karpov fiziksel olarak tükendi. Maç boyunca 10 kg verdi. Birkaç oyun sonra Kasparov üst üste iki galibiyet alıp skoru 5-3’e getirdi. Maç sırasında birkaç kere hastaneye kaldırılan Karpov’un durumu iyi değildi. FIDE Başkanı Florencio Campomanes iki oyuncunun da sağlığının zorlandığı gerekçesiyle maçın iptal edildiğini duyurdu. Böylece ilk defa bir Dünya Şampiyonluğu maçı sonuç elde edilemeden bitti. 1985 yılındaki karşılaşmalarında Karpov’un 10 yıllık Dünya Şampiyonluğu sona erdi.
Bilgisayara karşı satranç
Kasparov, ünü sayesinde bilgisayar üreticilerinin de ilgi odağı oldu. Bazı şirketler, teknolojinin ne kadar geliştiğini göstermek için onu yenebilecek bir bilgisayar geliştirmek istediler. IBM, Deep Blue’yu (Derin Mavi) yaparak Kasparov ile bir maç ayarladı. 1996’da yapılan maçta Kasparov, Deep Blue’yu 4-2 yendi. IBM Deep Blue’yu biraz daha geliştirdi ve 3 dakikada 60 milyar hamleyi gözden geçirir hale getirdi. Kasparov, 1997’de yapılan 6 set maçta Deep Blue Kasparov’u 2.5’a karşı 3.5 puanla yendi. Böylece insanlık tarihinde ilk kez bir bilgisayar, dünya satranç şampiyonunu yenmiş oldu.
Rus satranççılar nasıl eğitiliyor?
Rus satranç okullarında bütün sorunlar sistematik antrenmanlarla ve yoğun çalışma ortamlarıyla çözülüyor. Ruslar klasik oyunları çalışmaya büyük önem veriyor. Zayıflıklardan nasıl faydalanacaklarını, tipik planlardan kurtulmayı, kendi oyunlarından uzaklaşmayı, oyunun farklı yönlerini keşfetmeyi, nasıl savunma yapacaklarını, materyal dengesizliğinden nasıl faydalanacaklarını öğretiyorlar. Konuyu merak edenler GM Adrian Mikhalchishin’in “Şampiyonların Gizli Silahları” (The Secret Weapons of the Champions” DVD’sinden Rus eğitim sistemini detaylarıyla görebilir.
Rusya satrancının yapı taşları
1000:
Satranç, Ruslar tarafından oynanmaya başlandı.
1859 : Rusya’da ilk satranç dergisi “Shakhmatny Listok” yayımlandı.
1886: İlk resmi dünya şampiyonluk maçı Steinitz ve Zukertot arasında gerçekleşti. (+10 = 5-5) skorla Steinitz Dünya Şampiyonu oldu.
1945: ABD – SSCB arasında radyo ile satranç maçı oynandı. (Maç, İkinci Dünya Savaşı’nın bitimini kutlama etkinlikleri kapsamında düzenlenmişti.)
1972: Fischer, dünya şampiyonluğunu Ruslar’dan alan ilk batılı dünya şampiyonu oldu. 1996 Kasparov dünyanın en gelişmiş bilgisayarı olan IBM Deep Blue’yu 4-2 yendi.
1997: Kasparov geliştirilmiş IBM Deep Blue’ya karşı 3-1/2-2-1/2 skorlarla maçı kaybetti. Bu olay dünya satranç tarihinde bir dünya şampiyonunun bilgisayara karşı kaybettiği ilk maç olarak tarihe geçti.