Kediler, köpekler, kuşlar… Onlar evimizin yaramaz ama bir o kadar sevimli bireyleri! Onları sevsek de bazen bilinçsizce yaşamlarına etki edebiliyor, onları alıyor, seviyor, sonra terk edebiliyoruz. Veteriner Hekim Ertuğrul Kaya ile ev hayvanları ile bir arada yaşamayı konuştuk.
Yeşilay Dergisi’nde yayınlanmıştır. Telif hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir.
Çilek tekir bir kedi yavrusu. Onunla ilgili bildiğim ilk şey bir arkadaşımın arabasının altına fırlamış olmasıydı. Arkadaşım acı bir frenle durmuş, önce kediciğin annesini aramış, bulamayınca da onu işyerine götürmüştü. O kadar küçüktü ki tabaktan süt içmeyi bile bilmiyor, biberonla besleniyordu. Arkadaşım onu sahiplendirmek için hemen harekete geçti, ilk taliplisi 12 yaşında Hamza adında bir çocuk oldu. Birlikte saatlerce oynamışlardı ve babasına, “Kesinlikle bu kediyi istiyorum, adı da Çilek olsun” demişti. Hamza’nın yavruya ilgisi sadece üç gün sürdü, onunla epeyce oynamış, hevesini almıştı, bakmak zor gelince onu arkadaşımın işyerine geri postaladılar. Yeni bir sahip bulana kadar bakımını üstlendim, biberonu bırakacak kadar büyümüştü, evde yapmadığı şirinlik kalmıyordu fakat alerjilerim olduğu için ona sürekli bakamayacaktım. Bu kez üç yaşında bir çocuğu olan aile talip oldu Çilek’e. Gel gelelim Çilek o kadar oyuncuydu ki evde zapt edilemedi. Tekrar arkadaşımın bahçesine dönüş yaptı. Bu defalarca tekrarlandı ve Çilek her defasında bahçeye döndü. Bu şirin tekir kısmen şanslı sayılabilir, sürekli ona bakacak bir aile bulamasa da korundu, kollandı fakat birçok hayvan onun kadar şanslı olamıyor.
Birçok hayvan karne hediyesi olarak alınıyor ve yaz tatili bitince sokaklara atılıveriyor. Veteriner Hekim Ertuğrul Kaya ile konuştuk bunu. Dedi ki, “Bir evcil hayvan almak, ömrünün sonuna kadar ona bakmak ve onunla birlikte yaşamak demek. Bu yüzden, evcil hayvan edinmeden önce, insanlar onları gerçekten isteyip istemediğini sorgulamalı, buna hazır hissetmeli. Yol kenarına eski bir eşyanızı bırakabilirsiniz ama evcil hayvanınızı bırakamazsınız. Çünkü o bir canlı, hem de sizi seven ve size ihtiyaç duyan bir canlı. Bunu yapmak vicdansızlık. İnsanlar tatile giderken hayvan alıp, tatil dönüşü onları beldelerinde terk ediyor. Bunun sonucunda Bodrum, Marmaris, Fethiye gibi tatil yörelerinde, sokakta yaşayan cins kedi ve köpeklerin sayısı her geçen gün artıyor. Bu hayvanların kışın hayatta kalabilmeleri çok zor. Bazıları dayanamayıp hayatını kaybediyor. Barınaklar ve iyi niyetli bireysel çabalar yetersiz kalıyor. Bakamayacak duruma geldiğinizde bile onu terk etmek yerine bakabilecek başka birine vermelisiniz. Bunu da sosyal medya aracılığıyla artık daha kolaylıkla yapmak mümkün.”
Evde nasıl bakılmalı?
Hayvanları evde bakabilmek için bazı koşulların yerine getirilmesi şart diyor Ertuğrul Kaya, “Köpekler ve kedilerin oyuncakları, mama ve su kapları, tuvalet kapları, tırmalama tahtası, yatak ve yastık gibi ekipmanlar için bir yerleri olmalı. Ayrıca tasmalar, aşı karneleri, ilk yardım malzemeleri, mama paketleri gibi malzemeler için de yeterince alan olmalı. Elbette bizle birlikte yaşayan dostlarımızın ve de onların yaşamını paylaşan bizim de sağlığımız için, gerekli antiparaziter ilaçlama ve aşıları da, düzenli olarak gidilen veteriner hekim tarafından takip edilmeli.” Evin bu şirinleri için sadece evin uygun olması yetmiyor, şehirler bile uygun olmalı diyor Ertuğrul Kaya, “İnsanlarla hayvanların bir arada konforlu şekilde yaşayabilmeleri, giderek büyüyen şehirler ve artan nüfus yüzünden gün geçtikçe zorlaşıyor. Hayvanların ve insanların gidebileceği yürüyüş alanları, parklar ve bahçeler azalıyor, bu hayvanları eve mahkum ediyor. Bu da insanların yaşam alanlarına iyice sokulan sahipsiz hayvanların bakımlarını zorlaştırıyor. Burada belediyelere, sivil toplum kuruluşlarına ve devlete görev düşüyor.” Tabii sadece onlara değil, bize de çok görev düşüyor. Ertuğrul Bey, “Şehirde yaşayan her duyarlı ve sorumluluk sahibi vatandaş, bu hayvanlara sadece yem vererek beslemeyi değil, çevrede yarattığı sorunları da düşünmeli. Bunun başında hijyen geliyor. Bir taraftan hayvanların yaşam hakkına saygı gösterirken, bir taraftan da başka insanlarla bir arada yaşadığımızı unutmamalıyız. Örneğin, köpekler sokaklara dışkıladığı zaman, her köpek sahibi, kendi köpeğinin dışkısını temizlemekle yükümlüdür” diyor.
Minik dostlarımızın aşı programı
Ev hayvanlarının aşı programları hem bizim hem onların sağlığı için önemli. Yavru kedi ve köpeklerde her şeyden önce antiparaziter ilaçlama yapılmalı. Bu ilaçlama, veteriner hekimin uygun göreceği bir takvim dahilinde, hap, damla veya enjeksiyon şeklinde olabilir ve en az iki tekrar yapılmalı. Bu ilaçlamanın ardından, mümkün olan en kısa sürede kedi ve köpeklere karma aşı yapılmalı. Karma aşılar, yine hekimin öngöreceği aralıklarla, en az iki doz yapılmalı. Kedi ve köpekler üç aylık olduktan sonra kuduza karşı aşılanabilir. Karma ve kuduz aşıları her yıl tekrarlanmalı. Bunun dışında, kedilerde Feline Leukemi virüsü ve FIV (kedi immün yetmezlik) aşıları, yine hekiminizin tavsiyesi doğrultusunda yapılabilir. Köpeklerde ise, Coronavirüs ve Bordatella (kennel cough) aşıları, yine hekim tavsiyesi ile yapılabilir. Son yıllarda, keneler yoluyla köpeklere bulaşan Lyme Disease (Borreliosis) aşısı da, pek çok veteriner hekim tarafından, rutin aşı programına dahil ediliyor.
Hayvan Hakları Bildirgesi
15 Ekim 1978’de Paris’te UNESCO evinde ilan edilen Hayvan Hakları Evrensel Bildirisi aslında çok basit kurallara dayanıyor. Tüm hayvanlar var olma, saygı görme hakkına sahip ve insanlar bu hakkı çiğnememeli. İnsanlar bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla yükümlü. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma ve korunma hakları var. Bu haklar yabani türler için de geçerli. Yabani hayvanlar eğitim amaçlı olsa bile özgürlükten yoksun kılınamıyor. Hayvanlar türüne özgü yaşam koşulları ve özgürlük içinde yaşama ve üreme hakkına da sahip. Bu bildirgeye göre bir hayvanı terk etmek acımasız ve aşağılık bir davranış. Bildirge çalışan hayvanları da düşünmüş. Hayvanların iş süresi ve yoğunluğu sınırlandırılmış, güçlerini artırıcı beslenme ve dinlenme hakkı verilmiş. Hayvanlarla ilgili farkındalığınızı arttırmak istiyorsanız Hayvan Hakları Bildirgesi’nin tüm detaylarına internet üzerinden ulaşabilirsiniz.