Bilim tüm doğa yasalarına meydan okuyarak bir koyunu kopyaladı. İskoçya Edinburg’daki Roslin Ensitüsü’nde yapılan bir açıklamayla ilk defa bir memelinin canlı kopyasının üretildiği duyuruldu. Genetik bilimci lan Welmuth’un çalışmaları ile meydana gelen bu olay genetikte yeni bir çağın başlangıcı oldu. Kopya koyuna “Dolly” adı verildi.
Genetik harikası Dolly, Haziran 1996 doğumlu ve ikizler burcunun tipik özelliklerini taşıyor. Dolly’nin doğumu hiç de kolay olmadı. Bir koyunun yumurtalıklarından alman hücrelerin DNA yapıları, bir başka yumurtaya kondu. Ardından elektrik akımlarıyla bu hücreler yaşatılmaya çalışıldı. 277 yumurta hücresinin ancak 29’u yaşayabildiyse de bu hücreler Dolly’nin doğumu için yeterli oldu. Dolly’nin en ilginç özelliği ise, ilk hücrelerin tıpatıp bir kopyası olmakla beraber annesiyle hiç bir bakımdan benzerlik taşımıyor olmasıydı.
Bu çalışma sayesinde yaşlanmaya çözüm bulunacak, birçok hastalığın üstesinden gelinecek. Koplama tabii ki pek çok soruyu da gündeme getirdi.
Daha önce yitirdikleri çocuklarının aynısına yeniden sahip olmak ya da ölmek üzere olan çocuklarına organ nakli yapmak isteyen aileler, insan kopyalamasını onaylıyorlar. Uzmanlar yetişkin insanların da çeşitli nedenlerle kopyama başvurusunda bulunabileceklerini ifade ediyorlar. Ancak bazı kişiler insanların tek olmayı tercih edeceğini iddia ediyor.
Ölü insanın da kopyalanabileceğini söyleyen Colombia Üniversitesi profesörü Randhall Prather, vücut çürümeden DNA sağlanırsa kopyalamanın mümkün olduğunu bildiriyor. Fakat bir uyarı; aynı genler aynı karakterli insanların doğmasına yol açmıyor. Genlerin cenindeki etkileşimleri ve çevre faktörü kişilik yapısında önemli rol oynuyor.
Kopyalanan insan DNA’sının sağlık problemleri ile karşılaşıp karşılaşmayacağı ise bilinmiyor.