Amerika Birleşik Devletleri’nin 40. başkanı olan Ronald Reagan ABD tarihinin savaş dönemleri dışındaki en büyük askeri girişimini başlattı ve M. Gorbaçov ile Orta Menzilli Nükleer Füzeler Anlaşması’nı imzalayarak dünyanın dengelerini değiştirecek adımlar attı.
Bir kundura satıcısının oğluydu Reagan. 1932’de Illionis’daki Eureka College’ı bitirdikten sonra Iowa’da radyoda spor spikeri olarak çalışmaya başladı. 1937″de sinema oyuncusu oldu ve izleyen yıllarda yaklaşık 50 filmde rol aldı. Sinema alanında sadece oyunculukla değil sendikacılıkla da ilgilendi. 1947-52 ve 1959-60 arasında Sinema Oyuncuları Sendikası’nın başkanlığını yaptı. Bu sırada komünist görüşlü olduğu için ileri sürülen sanatçılara karşı yürütülen kampanyada etkin rol oynadı.
1966‘da Cumhuriyetçi Partimin adayı olarak katıldığı California valiliği seçimlerini kazanan Reagan. 1970’te aynı göreve ikinci kez seçildi. 1969 ve 1976‘daki iki başarısız girişimin ardından 1980’de Cumhuriyetçilerin rakipsiz başkan adayı oldu. Tutucu görüşlerle geleneksel Amerikan değerlerini iyimser bir bakış açısıyla savunduğu başarılı bir seçim kampanyasının sonucunda rakibi Jimmy Carter karşısında oyların yüzde 51’ini alarak başkanlığa seçildi.
O da suikasta uğradı
Reagan göreve başlayalı henüz dört ay olmuştu ki ruh hastası bir gencin kurşunlarına hedef oldu. Biri göğsünün altında olmak üzere iki kurşun isabet etti Reagan’a. Başta Amerikan halkı olmak üzere tüm dünya endişelendi. Sol akciğere giren kurşun iki saatlik bir ameliyatla çıkarıldı ve 70 yaşındaki Reagan bu önemli ameliyattan 24 saat sonra eşiyle basma gülümseyerek pozlar vermeye başladı. Bir hafta sonra ise isinin basma döndü.
Reagan neler yaptı?
Ekonominin arz yanma öncelik veren iktisat politikalarını benimseyen Reagan, vergileri düşürürken aynı anda askeri harcamaların arttırılmasını ve savunma dışı harcamaların büyük ölçüde kısılmasını önerdi. Bu doğrultudaki politikalar sonucu enflasyon yüzde 3,5 oranında düşerken, 1982’de yaşanan durgunluktan sonra büyüme hızı oldukça düşük kaldı ve vergi indirimleri büyük bütçe açıklarına yol açtı. 1981-86 döneminde iç borçlar iki katma çıktı.
Reagan başkanlığı sırasında ABD tarihinin savaş dönemleri dışındaki en büyük askeri girişimini başlattı. 1983’te ortaya attığı Stratejik Savunma Girişimi (SDI) adıyla bilinen tartışmalı bir program çerçevesinde, ABD’de stratejik bir savunma sisteminin kurulmasını önerdi.
Dış ilişkilerde komünizm karşıtı katı bir tutum benimseyerek Sovyetler Birliği’yle yürütülen silah indirimi görüşmelerine büyük bir ihtiyat ve isteksizlikle yaklaştı. Reagan döneminde dış politika alananda yaşanan başlıca olaylar ABD birliklerinin Marksist hükümeti devretmek amacıyla 1983’te Grenada’yı işgal etmesi ve orta menzilli nükleer füzelerin sınırlandırılmasını öngören Orta Menzilli Nükleer Füzeler Antlaşması’nın (INF Antlaşması) imzalanmasıyla sonuçlanan 1988’deki Reagan-Gorbaçov zirvesi oldu.
1984’te Demokrat Partimin başkan adayı Valter Mondale karşısında yeniden başkanlığa adaylığını koyan Reagan halkla iletişim kurmadaki yeteneğinin de yardımıyla Mondale karşısında oyların yüzde 59’unu alarak ezici bir zafer kazandı ve ikinci kez başkan oldu.
1986 sonlarında Reagan yönetimini İran yanlısı teröristlerce Beyrut’ta rehin tutulan Amerikalıların kurtarılmasını sağlamak amacıyla İran’a silah gönderdiği ortaya çıktı. Bu uygulama ABD hükümetinin açıkça ilan ettiği teröristlerle pazarlık etme politikasıyla çelişiyordu. Bundan kısa süre sonra. Beyaz Saray’a danışmanlık yapan Ulusal Güvenlik Konseyi’nin bazı üst düzey görevlilerinin. İran’a gönderilen silahlardan elde edilen paranın bir bölümünün Nikaragua’daki Marksist Sandinista hükümetine karşı çarpışan ABD desteğindeki contra’lara aktardıkları anlaşıldı.